“Sosyal yakınlaşmaya yönelik potansiyel riskler”
Eğitimden istihdama, yoksulluktan güney sorununa kadar Brüksel'in “toplumsal yakınlaşmaya yönelik potansiyel riskleri” analiz ederek ön plana çıkardığı pek çok alan var. AB yöneticisi, Bulgaristan, Estonya, İspanya, Litvanya, Macaristan ve Romanya'ya yönelik analizlerle birlikte yayınlanan raporunda, “özellikle istihdam konusunda kaydedilen ilerlemeye rağmen, daha fazla çabanın İtalya'yı bu sorunu tam olarak ele almaya yöneltebileceğini” gözlemliyor. işgücü piyasası, sosyal koruma ve katılımın yanı sıra eğitim ve becerilerle ilgili olarak karşılaştığı zorluklar”.
Belirli süreli sözleşmeler ve standart dışı işler
İstihdam cephesinde, Avrupa Komisyonu, 2023'teki sınırlı iyileşmelere rağmen, “belirli süreli sözleşmelerin yüzdesinin AB'deki en yüksekler arasında kaldığını” ve bu unsurun “standart dışı formların yüksek oranda görülmesiyle” birleştiğini bildirmektedir. Çalışma standartlarındaki değişiklikler (mevsimlik işler dahil) “yılda çalışılan hafta sayısında bir azalmaya yol açtı ve yıllık kazançlarda yüksek eşitsizlik ve oynaklığa katkıda bulundu.”
Yeterli çalışma kararı yok
Brüksel, Çalışma Kararnamesi de dahil olmak üzere “son zamanlarda gerçekleştirilen reformların” “belirli süreli sözleşmelerin yüksek yüzdesi sorununu çözmeye henüz yeterli olmadığının” altını çiziyor. “Yapısal olarak düşük” olan ücretler de kritik bir konuyu temsil ediyor. AB yöneticisi, “2013 ile 2022 arasında büyüme ve çalışan başına nominal ücretler %12 oranında gerçekleşti; bu, AB seviyesindeki büyümenin yarısı (%23)” dedi ve şunları vurguladı: “AB'de satın alma gücü %2,5 artarken, İtalya'da ise yüzde 2 azaldı”.
Ücret durgunluğu
Raporda, “Ücret durgunluğu, düşük iş yoğunluğu ve düşük istihdam oranları, yüksek oranda tek gelirli hane halkıyla birleştiğinde, çalışma hayatında yoksulluk açısından önemli riskler oluşturuyor” deniyor.
Bakanlık aynı fikirde değil: “Kısmi analiz”
AB Komisyonu'nun analizi “statik ve kısmi nitelikteki bir çalışmaya dayanıyor, yani İtalya'daki yeni önlemlerin ve istihdam artışının yarattığı aktivasyon dinamiklerini hesaba katmıyor”. Çalışma ve Sosyal Politikalar Bakanlığı kaynaklarının gözlemlediği bu yönde, “genel bir değerlendirme muhtemelen daha olumlu bir analize yol açacaktır”. Hatırladıklarına göre vatandaşlık gelirinin yerini katılım ödeneği ve eğitim ve çalışma desteği almış.
Eğitimden istihdama, yoksulluktan güney sorununa kadar Brüksel'in “toplumsal yakınlaşmaya yönelik potansiyel riskleri” analiz ederek ön plana çıkardığı pek çok alan var. AB yöneticisi, Bulgaristan, Estonya, İspanya, Litvanya, Macaristan ve Romanya'ya yönelik analizlerle birlikte yayınlanan raporunda, “özellikle istihdam konusunda kaydedilen ilerlemeye rağmen, daha fazla çabanın İtalya'yı bu sorunu tam olarak ele almaya yöneltebileceğini” gözlemliyor. işgücü piyasası, sosyal koruma ve katılımın yanı sıra eğitim ve becerilerle ilgili olarak karşılaştığı zorluklar”.
Belirli süreli sözleşmeler ve standart dışı işler
İstihdam cephesinde, Avrupa Komisyonu, 2023'teki sınırlı iyileşmelere rağmen, “belirli süreli sözleşmelerin yüzdesinin AB'deki en yüksekler arasında kaldığını” ve bu unsurun “standart dışı formların yüksek oranda görülmesiyle” birleştiğini bildirmektedir. Çalışma standartlarındaki değişiklikler (mevsimlik işler dahil) “yılda çalışılan hafta sayısında bir azalmaya yol açtı ve yıllık kazançlarda yüksek eşitsizlik ve oynaklığa katkıda bulundu.”
Yeterli çalışma kararı yok
Brüksel, Çalışma Kararnamesi de dahil olmak üzere “son zamanlarda gerçekleştirilen reformların” “belirli süreli sözleşmelerin yüksek yüzdesi sorununu çözmeye henüz yeterli olmadığının” altını çiziyor. “Yapısal olarak düşük” olan ücretler de kritik bir konuyu temsil ediyor. AB yöneticisi, “2013 ile 2022 arasında büyüme ve çalışan başına nominal ücretler %12 oranında gerçekleşti; bu, AB seviyesindeki büyümenin yarısı (%23)” dedi ve şunları vurguladı: “AB'de satın alma gücü %2,5 artarken, İtalya'da ise yüzde 2 azaldı”.
Ücret durgunluğu
Raporda, “Ücret durgunluğu, düşük iş yoğunluğu ve düşük istihdam oranları, yüksek oranda tek gelirli hane halkıyla birleştiğinde, çalışma hayatında yoksulluk açısından önemli riskler oluşturuyor” deniyor.
Bakanlık aynı fikirde değil: “Kısmi analiz”
AB Komisyonu'nun analizi “statik ve kısmi nitelikteki bir çalışmaya dayanıyor, yani İtalya'daki yeni önlemlerin ve istihdam artışının yarattığı aktivasyon dinamiklerini hesaba katmıyor”. Çalışma ve Sosyal Politikalar Bakanlığı kaynaklarının gözlemlediği bu yönde, “genel bir değerlendirme muhtemelen daha olumlu bir analize yol açacaktır”. Hatırladıklarına göre vatandaşlık gelirinin yerini katılım ödeneği ve eğitim ve çalışma desteği almış.