Nebati: Muhalefetin ‘Enflasyon yükselecek’ halindeki davranışları toplumdaki iktisada bakışı bozdu
Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati katıldığı bir TV programında döviz kurları ve enflasyon ile ilgili açıklamalarda bulundu:
Memur ve emekliler ile ilgili toplu mukaveleden kaynaklanan ikinci 6 ay bir gelir daha gelecek. Ayrıyeten enflasyon farklı oluşursa o fark da oluşacak. Bunlar düşünülerek bütçe oluşturduk.
EYT natürel ki bütçe üzerinde yüktür. Bu yükün karşılanmasının yeterli hesaplanması altyapısının âlâ oluşturulması lazım ki bütçe üstündeki yük baskı oluşturmasın. Onun için de yaklaşık 5 milyona yakın emekli ihtimali var. Bunların yüzde 40’ı bu yıl, 2 milyon 250 bin emekli olma hakkına sahip olacaklar. Artık yükü sayı olarak söz etmeyim, bütçe üzerine düzgün bir yük olduğunu, rahatlığımız şundan kaynaklanıyor kaynağını biz oluşturarak yeni yıla girdik. O manada epeyce oldukca rahatız.
Şimdi 2021 yılında son 3 ayda bir kur atağı yaşadı Türkiye. Türkiye’de kur söylemiş olduğiniz vakit dolardır. Sokaktaki vatandaştan çalışanından köylüsünden, konut bayanına kadar her insanın baktığı yer dolardır. Dolar kurundaki rastgele bir aşağı, üst istikametli hareket toplumun her ferdi tarafınca dikkatli bir biçimde takip edilir. Son 2017’den itibaren dolar karşısında TL daima kıymet yitirmiş yani gerçek kıymet açısından bakmak lazım. Türk lirası ile dolar içindeki karşılaştırmayı yaptığınız vakit 2013’te TL en pahalı noktasına gelmiş.
Bu ne demektir? TL ne kadar hayli kıymetli olursa siz yurt dışına o kadar fazlaca ithalatta bulunuyorsunuz. Türkiye’de üretim yapmasına gereksinim kalmaz. Türk lirasını fazlaca kıymetsiz hale getirirseniz tam karşıtı olur. Geçen yıl bir tarafta enflasyon, öteki tarafta milletlerarası koşulla karşısında doların kazanımı yüzde 44’ler düzeyinde. TL’nin gerçek kıymeti yüzde 57’lere kadar gelmiş. Optimal noktayı piyasa kendisi belirler.
Geçen yıl dünyanın en güç yılıydı. Enflasyon geçen yıl dünyanın belası olan bir sorundu. Bütün dünyanın bir sorunuydu. Yurt haricindeki emtia meblağlarının artmış olması, dünyada enflasyon beklentisinin yüksek olması, dünyada enflasyonun yaşanıyor olmasından dolayı ithal enflasyonun gelmesi, kur atakları sonucunda başta muhalefet olmak üzere ‘Enflasyon yükselecek’ halindeki davranışları toplumdaki iktisada bakışı bozdu. Onlar nasıl olsa fiyatlar artacak halinde hem taleplerini erkene çektiler hem beklenenin ötesinde fiyat artışlarına gitti. Savaş beklentimizi bozdu. Dramatik düşüş aralık ayında oldu. Beklentiler kırıldı.
Enflasyonda düşüş süratli bir biçimde devam edecek. 2021’den 2022’ye girdiğimizde moralleri bozacak kararlar aldık. Elektrik, doğalgaz meblağları yükselmeye başladı. Her şeyin arttığı bir periyoda girdik. Piyasada enflasyon olacak algısını bunlar pekiştirdi lakin bunun yapmak zorundaydı. 31 Aralık’tan 2023’e girdiğimizde doğal gaz, elektrik meblağlarının düşmesi ile oluşan hava şu enflasyon ayın 3’ünde belirtildiğında önemli düşüşü millet hissetmeye başladı.
Asgari fiyatın artması, EYT ile ilgili kararlara karşın enflasyonun düşük düzeylere geleceğini görüyoruz.
Enflasyonla gayrette biz klâsik halleri kullanıyor olsak bunun kararı sanayi, üretimin durmasıdır. Bunun kararı işsizliğin patlamasıdır.
Dünyada 190 ülkede merkez bankası var. 165 ülke faiz enstrümanını kullanıyor. Dünyada G20 ülkeleri başta olmak üzere medyaların tamamına sordum. Dünyada manşet enflasyonun altında faiz uygulayan ülke sayısı kaçtır diye. Daima söylemiş oldukleri 2 yahut 3’tür. 132 ile 135 ülke içinde değişiyor bu manşet enflasyonun altında faiz var.
Sayın Cumhurbaşkanımız Allah’ın müsaadesiyle iktidarına devam edecek. Sayın Cumhurbaşkanımız olduğu sürece Türkiye iktisat modeli bu performansını sürdürmeye devam eder. Seçimden daha sonra da yolun devam eder. Faiz artırımı olmayacağı üzere bütçe disiplininden taviz verilmez.
Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati katıldığı bir TV programında döviz kurları ve enflasyon ile ilgili açıklamalarda bulundu:
Memur ve emekliler ile ilgili toplu mukaveleden kaynaklanan ikinci 6 ay bir gelir daha gelecek. Ayrıyeten enflasyon farklı oluşursa o fark da oluşacak. Bunlar düşünülerek bütçe oluşturduk.
EYT natürel ki bütçe üzerinde yüktür. Bu yükün karşılanmasının yeterli hesaplanması altyapısının âlâ oluşturulması lazım ki bütçe üstündeki yük baskı oluşturmasın. Onun için de yaklaşık 5 milyona yakın emekli ihtimali var. Bunların yüzde 40’ı bu yıl, 2 milyon 250 bin emekli olma hakkına sahip olacaklar. Artık yükü sayı olarak söz etmeyim, bütçe üzerine düzgün bir yük olduğunu, rahatlığımız şundan kaynaklanıyor kaynağını biz oluşturarak yeni yıla girdik. O manada epeyce oldukca rahatız.
Şimdi 2021 yılında son 3 ayda bir kur atağı yaşadı Türkiye. Türkiye’de kur söylemiş olduğiniz vakit dolardır. Sokaktaki vatandaştan çalışanından köylüsünden, konut bayanına kadar her insanın baktığı yer dolardır. Dolar kurundaki rastgele bir aşağı, üst istikametli hareket toplumun her ferdi tarafınca dikkatli bir biçimde takip edilir. Son 2017’den itibaren dolar karşısında TL daima kıymet yitirmiş yani gerçek kıymet açısından bakmak lazım. Türk lirası ile dolar içindeki karşılaştırmayı yaptığınız vakit 2013’te TL en pahalı noktasına gelmiş.
Bu ne demektir? TL ne kadar hayli kıymetli olursa siz yurt dışına o kadar fazlaca ithalatta bulunuyorsunuz. Türkiye’de üretim yapmasına gereksinim kalmaz. Türk lirasını fazlaca kıymetsiz hale getirirseniz tam karşıtı olur. Geçen yıl bir tarafta enflasyon, öteki tarafta milletlerarası koşulla karşısında doların kazanımı yüzde 44’ler düzeyinde. TL’nin gerçek kıymeti yüzde 57’lere kadar gelmiş. Optimal noktayı piyasa kendisi belirler.
Geçen yıl dünyanın en güç yılıydı. Enflasyon geçen yıl dünyanın belası olan bir sorundu. Bütün dünyanın bir sorunuydu. Yurt haricindeki emtia meblağlarının artmış olması, dünyada enflasyon beklentisinin yüksek olması, dünyada enflasyonun yaşanıyor olmasından dolayı ithal enflasyonun gelmesi, kur atakları sonucunda başta muhalefet olmak üzere ‘Enflasyon yükselecek’ halindeki davranışları toplumdaki iktisada bakışı bozdu. Onlar nasıl olsa fiyatlar artacak halinde hem taleplerini erkene çektiler hem beklenenin ötesinde fiyat artışlarına gitti. Savaş beklentimizi bozdu. Dramatik düşüş aralık ayında oldu. Beklentiler kırıldı.
Enflasyonda düşüş süratli bir biçimde devam edecek. 2021’den 2022’ye girdiğimizde moralleri bozacak kararlar aldık. Elektrik, doğalgaz meblağları yükselmeye başladı. Her şeyin arttığı bir periyoda girdik. Piyasada enflasyon olacak algısını bunlar pekiştirdi lakin bunun yapmak zorundaydı. 31 Aralık’tan 2023’e girdiğimizde doğal gaz, elektrik meblağlarının düşmesi ile oluşan hava şu enflasyon ayın 3’ünde belirtildiğında önemli düşüşü millet hissetmeye başladı.
Asgari fiyatın artması, EYT ile ilgili kararlara karşın enflasyonun düşük düzeylere geleceğini görüyoruz.
Enflasyonla gayrette biz klâsik halleri kullanıyor olsak bunun kararı sanayi, üretimin durmasıdır. Bunun kararı işsizliğin patlamasıdır.
Dünyada 190 ülkede merkez bankası var. 165 ülke faiz enstrümanını kullanıyor. Dünyada G20 ülkeleri başta olmak üzere medyaların tamamına sordum. Dünyada manşet enflasyonun altında faiz uygulayan ülke sayısı kaçtır diye. Daima söylemiş oldukleri 2 yahut 3’tür. 132 ile 135 ülke içinde değişiyor bu manşet enflasyonun altında faiz var.
Sayın Cumhurbaşkanımız Allah’ın müsaadesiyle iktidarına devam edecek. Sayın Cumhurbaşkanımız olduğu sürece Türkiye iktisat modeli bu performansını sürdürmeye devam eder. Seçimden daha sonra da yolun devam eder. Faiz artırımı olmayacağı üzere bütçe disiplininden taviz verilmez.