iNella cümle numarası Yargıtay'ın 7442 sayılı kararı analiz edilir Gelir genelgesi 30/2015 ve bağış vergisinin “yaşayan kişiler arasında yazılı bir senet bulunmaması ile karakterize edilen (kayıta tabi) bağışlar için geçerli olduğunu belirten kısmında kainatlarca “kabul edilemez”, “kesin olmayan” ve “eksik” olarak tanımlanmıştır. )”.
Vergi hükmü, ekonomi gazetesinde yer alan makalede de belirtildiği gibi, bağış eylemlerinin kayda tabi olmasını ve dolaylı bağışların belirli durumlarında (örn. Bedeli alıcıdan başka bir kişi tarafından ödenen satış senetlerinde), ancak “verginin” bağışlar üzerindeki uygulaması “dolaylı bağışlar için de” tescile tabi belgelerden kaynaklanan değişmeden kaldığını belirterek başladıktan sonra “.
Yargıtay bu unsurlardan, “dolaylı bağışın ancak tescile tabi fiillerden kaynaklanması halinde bağış vergisi açısından geçerli olduğu” sonucunu çıkarmaktadır. Bu nedenle, örneğin gayri resmi bağışların (yazılı olarak öngörülmeyen veya yazılı bir belgede belirtilmeyen) olası bir vergilendirme konusu olmadığı ve vergi hesaplaması kapsamına girmediği sonucu çıkmaktadır. bir milyon avro muafiyetbağışın kendisinin “gönüllü” olarak kaydedilmesi veya kayda tabi fiillerden kaynaklanmayan bağışın vergi mükellefi tarafından bir vergi değerlendirme usulü kapsamında “itiraf edilmesi” durumu hariç.
Şu soru hala devam ediyor: dolaylı bağış “Tescile tabi tapulardan” kaynaklanan bir zorunluluk olsun ya da olmasın, söz konusu senet aynı zamanda bağış teşkil etmektedir. “Yargıtay, Birleştirilmiş Kanun'un dolaylı bağışların vergilendirilmesini ele aldığında yukarıda belirtilen iki ilkeyi ifade ettiğini gözlemleyerek olumsuz yanıt vermektedir: vergi mükellefinin gönüllü kayıt yapma “gücü” ve vergi mükellefinin gönüllü kayıt “gücü”. idare dolaylı bağışları yalnızca iki koşulun karşılanması durumunda tespit edebilir: (değeri bir milyon avroyu aşan) bağışın varlığı, ilgili tarafın vergi tahakkuku işlemleri kapsamında yaptığı beyanlardan kaynaklandığında. “güç” – makale şu sonuca varıyor: mali idare, yalnızca yukarıda belirtilen iki koşulun karşılanması durumunda dolaylı bağışları tespit edebilir; tescile tabi tapulardan kaynaklanan tüm dolaylı bağışların vergiye tabi tutulması yönünde genel bir zorunluluk bulunmadığı açıktır.”
Vergi hükmü, ekonomi gazetesinde yer alan makalede de belirtildiği gibi, bağış eylemlerinin kayda tabi olmasını ve dolaylı bağışların belirli durumlarında (örn. Bedeli alıcıdan başka bir kişi tarafından ödenen satış senetlerinde), ancak “verginin” bağışlar üzerindeki uygulaması “dolaylı bağışlar için de” tescile tabi belgelerden kaynaklanan değişmeden kaldığını belirterek başladıktan sonra “.
Yargıtay bu unsurlardan, “dolaylı bağışın ancak tescile tabi fiillerden kaynaklanması halinde bağış vergisi açısından geçerli olduğu” sonucunu çıkarmaktadır. Bu nedenle, örneğin gayri resmi bağışların (yazılı olarak öngörülmeyen veya yazılı bir belgede belirtilmeyen) olası bir vergilendirme konusu olmadığı ve vergi hesaplaması kapsamına girmediği sonucu çıkmaktadır. bir milyon avro muafiyetbağışın kendisinin “gönüllü” olarak kaydedilmesi veya kayda tabi fiillerden kaynaklanmayan bağışın vergi mükellefi tarafından bir vergi değerlendirme usulü kapsamında “itiraf edilmesi” durumu hariç.
Şu soru hala devam ediyor: dolaylı bağış “Tescile tabi tapulardan” kaynaklanan bir zorunluluk olsun ya da olmasın, söz konusu senet aynı zamanda bağış teşkil etmektedir. “Yargıtay, Birleştirilmiş Kanun'un dolaylı bağışların vergilendirilmesini ele aldığında yukarıda belirtilen iki ilkeyi ifade ettiğini gözlemleyerek olumsuz yanıt vermektedir: vergi mükellefinin gönüllü kayıt yapma “gücü” ve vergi mükellefinin gönüllü kayıt “gücü”. idare dolaylı bağışları yalnızca iki koşulun karşılanması durumunda tespit edebilir: (değeri bir milyon avroyu aşan) bağışın varlığı, ilgili tarafın vergi tahakkuku işlemleri kapsamında yaptığı beyanlardan kaynaklandığında. “güç” – makale şu sonuca varıyor: mali idare, yalnızca yukarıda belirtilen iki koşulun karşılanması durumunda dolaylı bağışları tespit edebilir; tescile tabi tapulardan kaynaklanan tüm dolaylı bağışların vergiye tabi tutulması yönünde genel bir zorunluluk bulunmadığı açıktır.”