Ceren
New member
E-Devlette “Çalışma Hayatım Pasif” Ne Demek? Toplumsal Cinsiyet, Eşitlik ve Adalet Perspektifinden Bir Bakış
Selam sevgili forumdaşlar
Bugün aslında hepimizin bir şekilde hayatına dokunan bir konuyu konuşmak istiyorum: E-Devlet’te “Çalışma Hayatım Pasif” ibaresi.
Kimi için bu bir sistemsel detay, kimi için bir geçici işsizlik dönemi, kimi için ise toplumsal rollerin ağırlığını hatırlatan bir cümle. Ama bana kalırsa bu ifade, sadece “sigorta kaydı yok” anlamına gelmiyor. Aynı zamanda, çalışma hayatının toplumsal dinamiklerde kimler için daha kolay, kimler için daha zor ilerlediğini de düşündürüyor.
Hadi gelin, bu konuyu birlikte tartışalım.
Belki birimizin “pasif” görünen sayfası, bir başkası için “toplumsal dönüşümün sesi” olur.
---
1. “Çalışma Hayatım Pasif” – Sadece Teknik Bir Durum mu, Yoksa Sosyal Bir Gösterge mi?
E-Devlet’te “Çalışma Hayatım Pasif” yazdığında sistem sana aslında diyor ki:
> “Şu anda aktif bir sigortalı çalışman bulunmuyor.”
Ama gelin dürüst olalım, bu cümle herkesin üzerinde aynı etkiyi yaratmıyor.
Bazı erkekler bunu gördüğünde hemen analitik bir refleksle düşünür:
> “Demek ki işten çıkış bildirimi yapılmış. Yeni sigorta kaydı girilmemiş. E-devlet entegrasyonu gecikmiş olabilir.”
Yani mesele “çözülmesi gereken bir sistem hatası” gibi ele alınır.
Oysa birçok kadın için aynı ekran, çok daha farklı bir yankı yaratabilir:
> “Yine mi ara verdim? Çocuk bakımı, aile sorumlulukları, pandemi, işten çıkarılma… Ne kadar çok neden varmış bu ‘pasif’liğe.”
Bu noktada fark ediyoruz ki, çalışma hayatının pasif olması bazen bir durum değil, bir sonuç.
Toplumsal roller, bakım emeği, fırsat eşitsizliği gibi nedenler bu “pasifliği” doğrudan etkiliyor.
---
2. Kadınların “Pasif” Görünen Ama Aktif Mücadelesi
Kadın forumdaşlarımız bu konuda genellikle daha empatik ve toplumsal boyutlu düşünüyor.
Bir kadın için “çalışma hayatım pasif” ifadesi çoğu zaman “ben üretmiyorum” anlamına gelmiyor.
Sadece sistemin “üretim” tanımına sığmadığı anlamına geliyor.
Evde yaşlı bakan, çocuk büyüten, gönüllü çalışmalar yapan, toplumda fark yaratan kadınların çoğu E-Devlet’te “pasif” görünüyor.
Ama gerçek şu ki:
> “Pasif görünen kadın emeği, bu ülkenin görünmez omurgasıdır.”
Toplumda ekonomik üretim sadece ücretli emek üzerinden ölçülüyor.
Oysa sosyal adalet, “her emeğin değer bulduğu bir sistem” demek.
Belki de E-Devlet’in soğuk ekranında yazan “pasif” kelimesini,
biz forumdaşlar olarak “henüz tanımlanmamış emek biçimi” diye yeniden okumalıyız.
---
3. Erkeklerin Analitik Yönü: Sistemin Çarklarını Sorgulamak
Erkek forumdaşlar genellikle meseleye teknik gözle yaklaşıyor:
> “İşten çıkış kodu 04 mü, 29 mu?”
> “Prim gün sayısı eksik mi?”
> “Yeni işveren e-bildirge yapmamış olabilir.”
Bu çözüm odaklı yaklaşım elbette değerli; çünkü sistemsel sorunları görünür kılar.
Ama burada asıl mesele şu:
Sistemin kendisi bile, “çalışma”yı sadece sigorta primiyle ölçüyor.
Bir erkeğin analitik yaklaşımı, bu adaletsiz tanımın sorgulanmasına da kapı aralayabilir.
Yani, “kadınlar niye daha çok pasif görünüyor” sorusunu da sormak gerekiyor.
Eğer sistem, çocuk bakımını, ücretsiz aile emeğini ya da evden yapılan üretimi görmezden geliyorsa,
o zaman “aktif-pasif” ayrımı zaten eksik demektir.
Erkek forumdaşlara düşen görev belki de budur:
Sorunu sadece bireysel çözmek değil, veri temelli toplumsal adaleti savunmak.
---
4. Çeşitlilik Perspektifi: Herkesin “Çalışma”sı Farklıdır
Forumda hepimiz farklıyız:
Kimi ofiste, kimi sahada, kimi uzaktan çalışıyor;
kimi işsiz, kimi freelance, kimi ise ev içi emeğini yönetiyor.
Ama sistem bizi aynı kategoride sınıflıyor: aktif ya da pasif.
Bu da aslında çeşitlilik gerçeğini yok saymak demek.
Bir engelli birey için “pasif” durum, ulaşım engellerinden kaynaklanabilir.
Bir LGBTİ+ birey için ise işyerindeki ayrımcılıktan…
Göçmen kadınlar ya da geçici işçiler için “pasiflik”,
bazen yasal güvencelerin eksikliğiyle eş anlamlı hale gelir.
Bu yüzden “çalışma hayatım pasif” yazısını görünce,
belki de ilk tepki “neden pasif oldum?” değil,
> “Bu sistem neden sadece böyle tanımlıyor?” olmalı.
---
5. Sosyal Adaletin Ekrandaki Yansıması
E-Devlet, dijital bir sistem olsa da toplumsal gerçekliği yansıtıyor.
“Pasif” yazan her sayfa, aslında bize ekonomik adaletsizliğin ekran görüntüsünü gösteriyor.
Kadın istihdamının düşük olduğu, kayıt dışı emeğin yüksek seyrettiği, bakım emeğinin görünmez olduğu bir toplumda,
“aktif-pasif” ayrımı, sadece bir dijital statü değil;
bir eşitsizlik aynası.
Bu nedenle, forum olarak bizler bu konuyu sadece bireysel bir sorun değil,
toplumsal bir mesele olarak ele almalıyız.
---
6. Forumdaşlara Çağrı: Sizin Hikâyeniz Ne Diyor?
Şimdi sözü size bırakıyorum sevgili forumdaşlar
Sizce “çalışma hayatım pasif” ifadesi sadece bir e-devlet terimi mi, yoksa sistemin bizi nasıl gördüğünün bir yansıması mı?
Kadın forumdaşlarımızdan duymak isterim:
– Ev içi emeğin “çalışma” sayılması sizce nasıl mümkün olurdu?
– Sizce devlet bu görünmeyen emeği nasıl tanımalı?
Erkek forumdaşlarımıza da bir soru:
– Sizce sistemin veri tabanına sosyal adalet nasıl entegre edilir?
– “Aktif” olmak sadece prim günüyle mi ölçülmeli, yoksa toplumsal katkıyla mı?
---
7. Son Söz: Pasif Görünmek, Etkisiz Olmak Değildir
Unutmayalım ki, “pasif” yazan bir ekran kimsenin değerini ölçmez.
Emeğin, üretkenliğin, katkının birçok biçimi vardır.
Sosyal adalet de tam burada başlar:
Görünmeyeni görmek, değersiz sanılanı anlamak, sesi duyulmayanı duymak.
Eğer forumumuzda bu konuyu konuşuyorsak,
demek ki “pasif” değiliz; aksine en aktif topluluklardan biriyiz.
Şimdi klavyeler sizde.
Belki birinizin yorumu, bu konuyu bambaşka bir pencereden aydınlatır.
Çünkü toplumsal değişim bazen bir butonla değil, bir cümleyle başlar.
Selam sevgili forumdaşlar
Bugün aslında hepimizin bir şekilde hayatına dokunan bir konuyu konuşmak istiyorum: E-Devlet’te “Çalışma Hayatım Pasif” ibaresi.
Kimi için bu bir sistemsel detay, kimi için bir geçici işsizlik dönemi, kimi için ise toplumsal rollerin ağırlığını hatırlatan bir cümle. Ama bana kalırsa bu ifade, sadece “sigorta kaydı yok” anlamına gelmiyor. Aynı zamanda, çalışma hayatının toplumsal dinamiklerde kimler için daha kolay, kimler için daha zor ilerlediğini de düşündürüyor.
Hadi gelin, bu konuyu birlikte tartışalım.
Belki birimizin “pasif” görünen sayfası, bir başkası için “toplumsal dönüşümün sesi” olur.
---
1. “Çalışma Hayatım Pasif” – Sadece Teknik Bir Durum mu, Yoksa Sosyal Bir Gösterge mi?
E-Devlet’te “Çalışma Hayatım Pasif” yazdığında sistem sana aslında diyor ki:
> “Şu anda aktif bir sigortalı çalışman bulunmuyor.”
Ama gelin dürüst olalım, bu cümle herkesin üzerinde aynı etkiyi yaratmıyor.
Bazı erkekler bunu gördüğünde hemen analitik bir refleksle düşünür:
> “Demek ki işten çıkış bildirimi yapılmış. Yeni sigorta kaydı girilmemiş. E-devlet entegrasyonu gecikmiş olabilir.”
Yani mesele “çözülmesi gereken bir sistem hatası” gibi ele alınır.
Oysa birçok kadın için aynı ekran, çok daha farklı bir yankı yaratabilir:
> “Yine mi ara verdim? Çocuk bakımı, aile sorumlulukları, pandemi, işten çıkarılma… Ne kadar çok neden varmış bu ‘pasif’liğe.”
Bu noktada fark ediyoruz ki, çalışma hayatının pasif olması bazen bir durum değil, bir sonuç.
Toplumsal roller, bakım emeği, fırsat eşitsizliği gibi nedenler bu “pasifliği” doğrudan etkiliyor.
---
2. Kadınların “Pasif” Görünen Ama Aktif Mücadelesi
Kadın forumdaşlarımız bu konuda genellikle daha empatik ve toplumsal boyutlu düşünüyor.
Bir kadın için “çalışma hayatım pasif” ifadesi çoğu zaman “ben üretmiyorum” anlamına gelmiyor.
Sadece sistemin “üretim” tanımına sığmadığı anlamına geliyor.
Evde yaşlı bakan, çocuk büyüten, gönüllü çalışmalar yapan, toplumda fark yaratan kadınların çoğu E-Devlet’te “pasif” görünüyor.
Ama gerçek şu ki:
> “Pasif görünen kadın emeği, bu ülkenin görünmez omurgasıdır.”
Toplumda ekonomik üretim sadece ücretli emek üzerinden ölçülüyor.
Oysa sosyal adalet, “her emeğin değer bulduğu bir sistem” demek.
Belki de E-Devlet’in soğuk ekranında yazan “pasif” kelimesini,
biz forumdaşlar olarak “henüz tanımlanmamış emek biçimi” diye yeniden okumalıyız.
---
3. Erkeklerin Analitik Yönü: Sistemin Çarklarını Sorgulamak
Erkek forumdaşlar genellikle meseleye teknik gözle yaklaşıyor:
> “İşten çıkış kodu 04 mü, 29 mu?”
> “Prim gün sayısı eksik mi?”
> “Yeni işveren e-bildirge yapmamış olabilir.”
Bu çözüm odaklı yaklaşım elbette değerli; çünkü sistemsel sorunları görünür kılar.
Ama burada asıl mesele şu:
Sistemin kendisi bile, “çalışma”yı sadece sigorta primiyle ölçüyor.
Bir erkeğin analitik yaklaşımı, bu adaletsiz tanımın sorgulanmasına da kapı aralayabilir.
Yani, “kadınlar niye daha çok pasif görünüyor” sorusunu da sormak gerekiyor.
Eğer sistem, çocuk bakımını, ücretsiz aile emeğini ya da evden yapılan üretimi görmezden geliyorsa,
o zaman “aktif-pasif” ayrımı zaten eksik demektir.
Erkek forumdaşlara düşen görev belki de budur:
Sorunu sadece bireysel çözmek değil, veri temelli toplumsal adaleti savunmak.
---
4. Çeşitlilik Perspektifi: Herkesin “Çalışma”sı Farklıdır
Forumda hepimiz farklıyız:
Kimi ofiste, kimi sahada, kimi uzaktan çalışıyor;
kimi işsiz, kimi freelance, kimi ise ev içi emeğini yönetiyor.
Ama sistem bizi aynı kategoride sınıflıyor: aktif ya da pasif.
Bu da aslında çeşitlilik gerçeğini yok saymak demek.
Bir engelli birey için “pasif” durum, ulaşım engellerinden kaynaklanabilir.
Bir LGBTİ+ birey için ise işyerindeki ayrımcılıktan…
Göçmen kadınlar ya da geçici işçiler için “pasiflik”,
bazen yasal güvencelerin eksikliğiyle eş anlamlı hale gelir.
Bu yüzden “çalışma hayatım pasif” yazısını görünce,
belki de ilk tepki “neden pasif oldum?” değil,
> “Bu sistem neden sadece böyle tanımlıyor?” olmalı.
---
5. Sosyal Adaletin Ekrandaki Yansıması
E-Devlet, dijital bir sistem olsa da toplumsal gerçekliği yansıtıyor.
“Pasif” yazan her sayfa, aslında bize ekonomik adaletsizliğin ekran görüntüsünü gösteriyor.
Kadın istihdamının düşük olduğu, kayıt dışı emeğin yüksek seyrettiği, bakım emeğinin görünmez olduğu bir toplumda,
“aktif-pasif” ayrımı, sadece bir dijital statü değil;
bir eşitsizlik aynası.
Bu nedenle, forum olarak bizler bu konuyu sadece bireysel bir sorun değil,
toplumsal bir mesele olarak ele almalıyız.
---
6. Forumdaşlara Çağrı: Sizin Hikâyeniz Ne Diyor?
Şimdi sözü size bırakıyorum sevgili forumdaşlar
Sizce “çalışma hayatım pasif” ifadesi sadece bir e-devlet terimi mi, yoksa sistemin bizi nasıl gördüğünün bir yansıması mı?
Kadın forumdaşlarımızdan duymak isterim:
– Ev içi emeğin “çalışma” sayılması sizce nasıl mümkün olurdu?
– Sizce devlet bu görünmeyen emeği nasıl tanımalı?
Erkek forumdaşlarımıza da bir soru:
– Sizce sistemin veri tabanına sosyal adalet nasıl entegre edilir?
– “Aktif” olmak sadece prim günüyle mi ölçülmeli, yoksa toplumsal katkıyla mı?
---
7. Son Söz: Pasif Görünmek, Etkisiz Olmak Değildir
Unutmayalım ki, “pasif” yazan bir ekran kimsenin değerini ölçmez.
Emeğin, üretkenliğin, katkının birçok biçimi vardır.
Sosyal adalet de tam burada başlar:
Görünmeyeni görmek, değersiz sanılanı anlamak, sesi duyulmayanı duymak.
Eğer forumumuzda bu konuyu konuşuyorsak,
demek ki “pasif” değiliz; aksine en aktif topluluklardan biriyiz.
Şimdi klavyeler sizde.
Belki birinizin yorumu, bu konuyu bambaşka bir pencereden aydınlatır.
Çünkü toplumsal değişim bazen bir butonla değil, bir cümleyle başlar.