Borsalara panik döndü
Silicon Valley Bank ve Signature Bank’ın başarısızlığının tetiklediği korku, en azından şimdilik geçmiş gibi görünüyor. Atlantik’in her iki yakasındaki borsalar, yeniden ivme kazanan bankalar ve ABD enflasyonunun beklentiler paralelinde %2’yi aşan kazançlarıyla kararlı ilerliyor. Panik yatışmış gibi görünse bile, dikkatler, yetkililer ve ötesindeki özel gözetim altında, Amerikan bankacılık sisteminin sağlık durumu üzerinde olmaya devam ediyor.
Svb kazasıyla ilgili soruşturma
Fed, SEC ve Adalet Bakanlığı SVB’nin iflasını araştırırken, Moody’s ABD bankacılık sistemi için görünümünü durağandan negatife indirdi ve First Republic ile diğer beş bankayı olası bir not indirimi için izlemeye aldı. Amerikan makamları tarafından başlatılan soruşturmalar, Svb ve Signature Bank’ın mevduatlarının kurtarılmasına yönelik eleştiri yağmurunu takip ediyor. Ve Amerikan siyasetini canlandıran “sorumlu” arayışına katkıda bulunuyorlar.
Trump’ın iddiaları
Donald Trump, Svb ve Demokratların beygiri tarafından benimsenen çeşitlilik ve çevre politikalarına işaret ediyor. Bunun yerine, liberaller başarısızlıklardan eski başkanı ve onun deregülasyonunu sorumlu tutuyor. Suçlunun aranması sürerken ve iflas eden iki bankaya karşı ilk yasal işlemler başlatılırken, gözler birkaç yıl öncesine kadar “zayıf” olan ve şimdi “batamayacak kadar büyük” hale gelen Silikon Vadisi’ndeki krizde. “, Wall Street’teki “düşman” bankaları için kullanılan etiket.
Silikon Vadisi krizde
Svb’nin iflası aslında Silikon Vadisi’nde bir başka zorluk işareti olarak kabul ediliyor, zaten büyük isimleri tarafından duyurulan binlerce işten çıkarmayla büküldü, kronolojik sıraya göre Meta’da 10.000 kesinti daha ile sonuncusu. Bazı analistlere göre zengin bir Silikon Vadisi, krizi yıllarca bitmek bilmeyen dizginsiz büyümenin ardından tekrar yeryüzüne inmesine yardımcı olan Svb için hala bir çözüm bulmayı başaramadı. Eleştiri yağmuru, yenilenebilir enerji alanında faaliyet gösteren start-up’ların önemli bir kredi kuruluşu olan Silicon Valley Bank’a yatırım yapan ESG – çevresel, sosyal ve yönetişim – fonlarını da esirgemiyor. Bununla birlikte, çevreye odaklanan fonlar, bazılarına göre yönetişim risklerine daha az ilgi gösterdi ve onları tamamen görmezden geldi. Tartışmanın ortasında ve herkes için özgür olan Fed, en büyük zorlukta olan kurum gibi görünüyor.
Kimin kontrol etmesi gerektiği araştırılıyor
Merkez bankası, 100 milyar varlığa karşı bir banka olarak denetimi mercek altına aldığı SVB’deki denetim ve kontroller hakkında soruşturma başlattı. Amerikan merkez bankası, sınav sonuçlarını beklerken, enflasyonla mücadele ile kısmen faiz oranlarındaki artış nedeniyle bankacılık piyasasındaki gerilim arasında bir denge aramak için daha da karmaşık bir sınava hazırlanıyor. Enflasyon Ocak’taki %6,4’ten Şubat’ta %6’ya gerilese de %2 hedefinin çok uzağında kalıyor ve bu da merkez bankasının hayat pahalılığıyla mücadelesinin hâlâ uzun sürdüğünü gösteriyor. Ancak SVB’nin iflası ve bankacılık sistemi üzerindeki gerilimler, paranın maliyetini artırmaya yönelik agresif kampanyasının, ekonomiyi tehlikeye atma riski taşıyan istenmeyen ve beklenmedik sonuçlara nasıl sahip olduğunun altını çizdi.
Fed’in sonraki hamleleri
21-22 Mart toplantısı öncesinde analistler, Fed’in bir sonraki hamleleri konusunda bölünmüş durumda. Bazıları, %6’lık enflasyonun – ve özellikle enerji ve gıdayı içermeyen çekirdek endeksteki %0,5’lik artışla birlikte – en az %0,25’lik bir artış gerektirdiğine inanıyor. Diğerleri, son günlerdeki gerilimlerin ışığında, Fed’in paranın maliyetini değiştirmeyeceğine inanıyor. Yine de diğerleri şaşırtıcı bir şekilde oranları %0,25 oranında düşüreceğine inanıyor.
ECB’nin hamleleri
ECB için yol daha net görünüyor: Perşembe günkü toplantısında, bir oran artışı açık görünüyor, ancak %0,50’lik bir artış için bastıran şahinler muhtemelen güçlü bir muhalefetle karşılaşacak. Bu nedenle, sonunda Christine Lagarde’ın %0,25’lik bir rötuş yapmayı tercih etmesi, böylece enflasyonla mücadeleye olan bağlılığını teyit etmesi ve aynı zamanda ona bir şans vermesi mümkündür. Penceredeki Powell, piyasaların tepkisini anlamak ve nasıl ilerleyeceğine karar vermeden önce Eurotower’ın kararlarını uzaktan takip ediyor.
Silicon Valley Bank ve Signature Bank’ın başarısızlığının tetiklediği korku, en azından şimdilik geçmiş gibi görünüyor. Atlantik’in her iki yakasındaki borsalar, yeniden ivme kazanan bankalar ve ABD enflasyonunun beklentiler paralelinde %2’yi aşan kazançlarıyla kararlı ilerliyor. Panik yatışmış gibi görünse bile, dikkatler, yetkililer ve ötesindeki özel gözetim altında, Amerikan bankacılık sisteminin sağlık durumu üzerinde olmaya devam ediyor.
Svb kazasıyla ilgili soruşturma
Fed, SEC ve Adalet Bakanlığı SVB’nin iflasını araştırırken, Moody’s ABD bankacılık sistemi için görünümünü durağandan negatife indirdi ve First Republic ile diğer beş bankayı olası bir not indirimi için izlemeye aldı. Amerikan makamları tarafından başlatılan soruşturmalar, Svb ve Signature Bank’ın mevduatlarının kurtarılmasına yönelik eleştiri yağmurunu takip ediyor. Ve Amerikan siyasetini canlandıran “sorumlu” arayışına katkıda bulunuyorlar.
Trump’ın iddiaları
Donald Trump, Svb ve Demokratların beygiri tarafından benimsenen çeşitlilik ve çevre politikalarına işaret ediyor. Bunun yerine, liberaller başarısızlıklardan eski başkanı ve onun deregülasyonunu sorumlu tutuyor. Suçlunun aranması sürerken ve iflas eden iki bankaya karşı ilk yasal işlemler başlatılırken, gözler birkaç yıl öncesine kadar “zayıf” olan ve şimdi “batamayacak kadar büyük” hale gelen Silikon Vadisi’ndeki krizde. “, Wall Street’teki “düşman” bankaları için kullanılan etiket.
Silikon Vadisi krizde
Svb’nin iflası aslında Silikon Vadisi’nde bir başka zorluk işareti olarak kabul ediliyor, zaten büyük isimleri tarafından duyurulan binlerce işten çıkarmayla büküldü, kronolojik sıraya göre Meta’da 10.000 kesinti daha ile sonuncusu. Bazı analistlere göre zengin bir Silikon Vadisi, krizi yıllarca bitmek bilmeyen dizginsiz büyümenin ardından tekrar yeryüzüne inmesine yardımcı olan Svb için hala bir çözüm bulmayı başaramadı. Eleştiri yağmuru, yenilenebilir enerji alanında faaliyet gösteren start-up’ların önemli bir kredi kuruluşu olan Silicon Valley Bank’a yatırım yapan ESG – çevresel, sosyal ve yönetişim – fonlarını da esirgemiyor. Bununla birlikte, çevreye odaklanan fonlar, bazılarına göre yönetişim risklerine daha az ilgi gösterdi ve onları tamamen görmezden geldi. Tartışmanın ortasında ve herkes için özgür olan Fed, en büyük zorlukta olan kurum gibi görünüyor.
Kimin kontrol etmesi gerektiği araştırılıyor
Merkez bankası, 100 milyar varlığa karşı bir banka olarak denetimi mercek altına aldığı SVB’deki denetim ve kontroller hakkında soruşturma başlattı. Amerikan merkez bankası, sınav sonuçlarını beklerken, enflasyonla mücadele ile kısmen faiz oranlarındaki artış nedeniyle bankacılık piyasasındaki gerilim arasında bir denge aramak için daha da karmaşık bir sınava hazırlanıyor. Enflasyon Ocak’taki %6,4’ten Şubat’ta %6’ya gerilese de %2 hedefinin çok uzağında kalıyor ve bu da merkez bankasının hayat pahalılığıyla mücadelesinin hâlâ uzun sürdüğünü gösteriyor. Ancak SVB’nin iflası ve bankacılık sistemi üzerindeki gerilimler, paranın maliyetini artırmaya yönelik agresif kampanyasının, ekonomiyi tehlikeye atma riski taşıyan istenmeyen ve beklenmedik sonuçlara nasıl sahip olduğunun altını çizdi.
Fed’in sonraki hamleleri
21-22 Mart toplantısı öncesinde analistler, Fed’in bir sonraki hamleleri konusunda bölünmüş durumda. Bazıları, %6’lık enflasyonun – ve özellikle enerji ve gıdayı içermeyen çekirdek endeksteki %0,5’lik artışla birlikte – en az %0,25’lik bir artış gerektirdiğine inanıyor. Diğerleri, son günlerdeki gerilimlerin ışığında, Fed’in paranın maliyetini değiştirmeyeceğine inanıyor. Yine de diğerleri şaşırtıcı bir şekilde oranları %0,25 oranında düşüreceğine inanıyor.
ECB’nin hamleleri
ECB için yol daha net görünüyor: Perşembe günkü toplantısında, bir oran artışı açık görünüyor, ancak %0,50’lik bir artış için bastıran şahinler muhtemelen güçlü bir muhalefetle karşılaşacak. Bu nedenle, sonunda Christine Lagarde’ın %0,25’lik bir rötuş yapmayı tercih etmesi, böylece enflasyonla mücadeleye olan bağlılığını teyit etmesi ve aynı zamanda ona bir şans vermesi mümkündür. Penceredeki Powell, piyasaların tepkisini anlamak ve nasıl ilerleyeceğine karar vermeden önce Eurotower’ın kararlarını uzaktan takip ediyor.