DEDAŞ: Borcunu ödemeyen çiftçiye elektrik verilmeyecek
Dicle Elektrik Dağıtım A.Ş. (DEDAŞ) İdare Konseyi Lideri Mehmet Atalay, Genel Müdür Yaşar Arvas ve Dicle Elektrik Perakende Satış A.Ş. (DEPSAŞ) Genel müdürü Murat Karagüzel, çevrimiçi görüşmede basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
‘Yüzde 76 olan kayıp-kaçak oranını yüzde 46’ya düşürdük’
Medyascope’tan Ferit Aslan’ın haberine göre; Atalay bölgedeki altı vilayette, 6 milyon insan ve 2 milyon 100 bin aboneye güç dağıtan Türkiye’deki 21 şirketten biri olduklarını ve nüfus oranına bakılırsa güç tedariki yapan ikinci büyük şirket olduklarını söylemiş oldu.
Geçen yıl 6 ila 21,5 milyar kilowat saat güç tedariki yaptıklarını, bu yıl bu oranın 24 milyar kilowat saat olduğunu söyleyen Atalay, şu biçimde konuştu:
“Biz özelleştirme ile alırken bölgedeki kayıp-kaçak oranı yüzde 76 idi, artık bunu yüzde 46’ya düşürdük. Türkiye’de toplam yaklaşık 12 milyar kilowat saat güç ziraî alanda kullanılırken, bunun yarısı bizim bölgemizde kullanılıyor. Diyarbakır, Şanlıurfa ve Mardin’de bu yıl önemli kuraklık yaşandı. Güç çekiminde yüzde 31 oranında bir artış kelam konusu oldu. 2 bin 800 olan çalışan sayımızı biz, 7 bin 500’e çıkardık. Çalışanlarımızın yüzde 98’i bölge insanından oluşuyor. Bölgedeki elektrik tüketimi Türkiye ortalamasının 2,4 katından fazla. Türkiye’nin ortalama kayıp-kaçak oranı yüzde 11 iken bölgede bu oran maalesef yüzde 46’dır. Biz, önümüzdeki yıldan itibaren yıllık ortalama 1 milyarlık yatırım yapacağız. Türkiye genelinde tahsilat oranı yüzde 99 iken bölgede lakin tahsilatın yüzde 91’ini alabiliyoruz. Bölgede 900 bin aboneyi dönüştürdük ve yüzde 15 civarında kaçak kayıp yakaladık.”
‘Bölgenin kayıp-kaçak ile anılmasından biz de rahatsız oluyoruz’
Atalay, bölgenin elektrikte kayıp-kaçak ile anılmasından kendilerinin de rahatsız olduğunu, bölgedeki her insanın elektriği kaçak kullanmadığını belirterek, “Enerji meblağlarında önemli artışlar kelam konusu. Petrol, doğalgaz ve kömürdeki artışları biliyorsunuz. Bunlardaki artışın güce fiyat artışı olarak yansıması doğal. Bunun vatandaşlara yansımaması için çaba sarf ediyoruz. Ülkemizin kuralları ortadadır. Dağıtım şirketleri olarak fazlaca zorlama olmasa elektrik fiyatlarında artış olması istenmez. Kaçak güç, daha epey kırsal kesitlerde kullanılıyor. Kırsalda 4 bin köy var ve maalesef yüzde 90’ı kaçak kullanıyor. Köylerde ve ziraî sulamada önemli kaçak kullanması var” diye konuştu.
‘Borcu olan çiftçiye elektrik vermeyeceğiz’
Atalay, bölgede gücün yüzde 35’inin ziraî sulamada kullanıldığını, Mardin’de 6 bin 500 çiftçinin bulunduğunu ve 2019’dan beri yalnızca 600-700 çiftçinin elektrik borcunu ösöylemiş olduğini vurgulayarak, “Yüzde 90’ı kullandığı elektriğin bedelini ödememiştir. Mısır eken bir çiftçi günde ortalama 20 saat elektrik kullanıyor. 90 günde 270 bin kilowat saat güç tüketiyor. Buradan çiftçilere sesleniyorum, borcunu ödemeyen çiftçilere elektrik vermeyeceğiz. Borcunu ödemeyen çiftçi artık boşuna eken ekmesin. Damlama sulama ile gücün yarısı kadar tasarruf edilebilirken ve hasılatta yüzde 40 artış yaşanırken, çiftçilerimizin yabanî ve sallama sulama hallerinden vazgeçmesi gerek” dedi.
Dicle Elektrik Dağıtım A.Ş. (DEDAŞ) İdare Konseyi Lideri Mehmet Atalay, Genel Müdür Yaşar Arvas ve Dicle Elektrik Perakende Satış A.Ş. (DEPSAŞ) Genel müdürü Murat Karagüzel, çevrimiçi görüşmede basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
‘Yüzde 76 olan kayıp-kaçak oranını yüzde 46’ya düşürdük’
Medyascope’tan Ferit Aslan’ın haberine göre; Atalay bölgedeki altı vilayette, 6 milyon insan ve 2 milyon 100 bin aboneye güç dağıtan Türkiye’deki 21 şirketten biri olduklarını ve nüfus oranına bakılırsa güç tedariki yapan ikinci büyük şirket olduklarını söylemiş oldu.
Geçen yıl 6 ila 21,5 milyar kilowat saat güç tedariki yaptıklarını, bu yıl bu oranın 24 milyar kilowat saat olduğunu söyleyen Atalay, şu biçimde konuştu:
“Biz özelleştirme ile alırken bölgedeki kayıp-kaçak oranı yüzde 76 idi, artık bunu yüzde 46’ya düşürdük. Türkiye’de toplam yaklaşık 12 milyar kilowat saat güç ziraî alanda kullanılırken, bunun yarısı bizim bölgemizde kullanılıyor. Diyarbakır, Şanlıurfa ve Mardin’de bu yıl önemli kuraklık yaşandı. Güç çekiminde yüzde 31 oranında bir artış kelam konusu oldu. 2 bin 800 olan çalışan sayımızı biz, 7 bin 500’e çıkardık. Çalışanlarımızın yüzde 98’i bölge insanından oluşuyor. Bölgedeki elektrik tüketimi Türkiye ortalamasının 2,4 katından fazla. Türkiye’nin ortalama kayıp-kaçak oranı yüzde 11 iken bölgede bu oran maalesef yüzde 46’dır. Biz, önümüzdeki yıldan itibaren yıllık ortalama 1 milyarlık yatırım yapacağız. Türkiye genelinde tahsilat oranı yüzde 99 iken bölgede lakin tahsilatın yüzde 91’ini alabiliyoruz. Bölgede 900 bin aboneyi dönüştürdük ve yüzde 15 civarında kaçak kayıp yakaladık.”
‘Bölgenin kayıp-kaçak ile anılmasından biz de rahatsız oluyoruz’
Atalay, bölgenin elektrikte kayıp-kaçak ile anılmasından kendilerinin de rahatsız olduğunu, bölgedeki her insanın elektriği kaçak kullanmadığını belirterek, “Enerji meblağlarında önemli artışlar kelam konusu. Petrol, doğalgaz ve kömürdeki artışları biliyorsunuz. Bunlardaki artışın güce fiyat artışı olarak yansıması doğal. Bunun vatandaşlara yansımaması için çaba sarf ediyoruz. Ülkemizin kuralları ortadadır. Dağıtım şirketleri olarak fazlaca zorlama olmasa elektrik fiyatlarında artış olması istenmez. Kaçak güç, daha epey kırsal kesitlerde kullanılıyor. Kırsalda 4 bin köy var ve maalesef yüzde 90’ı kaçak kullanıyor. Köylerde ve ziraî sulamada önemli kaçak kullanması var” diye konuştu.
‘Borcu olan çiftçiye elektrik vermeyeceğiz’
Atalay, bölgede gücün yüzde 35’inin ziraî sulamada kullanıldığını, Mardin’de 6 bin 500 çiftçinin bulunduğunu ve 2019’dan beri yalnızca 600-700 çiftçinin elektrik borcunu ösöylemiş olduğini vurgulayarak, “Yüzde 90’ı kullandığı elektriğin bedelini ödememiştir. Mısır eken bir çiftçi günde ortalama 20 saat elektrik kullanıyor. 90 günde 270 bin kilowat saat güç tüketiyor. Buradan çiftçilere sesleniyorum, borcunu ödemeyen çiftçilere elektrik vermeyeceğiz. Borcunu ödemeyen çiftçi artık boşuna eken ekmesin. Damlama sulama ile gücün yarısı kadar tasarruf edilebilirken ve hasılatta yüzde 40 artış yaşanırken, çiftçilerimizin yabanî ve sallama sulama hallerinden vazgeçmesi gerek” dedi.