Başarı Güdüsü Yüksek Olan Öğrencilerin Sahip Olduğu Özellikler Nelerdir ?

Irem

New member
Başarı Güdüsü Yüksek Olan Öğrencilerin Sahip Olduğu Özellikler: Gerçekten Herkes Başarabilir Mi?

Herkese merhaba forumdaşlar!

Bugün, tartışılması gereken oldukça ilginç ve bir o kadar da provokatif bir konuya değinmek istiyorum: Başarı güdüsü yüksek olan öğrenciler gerçekten neye sahiptir? Bu öğrencilerin sahip olduğu "başarı" nın ardındaki unsurlar sadece içsel motivasyon, azim ya da sıkı çalışma mı? Yoksa bu özellikler sadece birtakım sosyal ve psikolojik avantajların bir sonucu mu? Başarı güdüsü yüksek öğrenciler, gerçekten de tüm öğrenciler için bir örnek teşkil eder mi, yoksa sadece şansa, toplumsal konumlarına ya da daha önce kazandıkları fırsatlara mı dayanıyorlar? Bu konudaki düşünceleriniz ne? Çoğumuz bu başarıyı örnek alıyoruz, ancak bu güdü gerçekten herkesin ulaşabileceği bir şey mi?

Hadi gelin, hep birlikte bu soruyu derinlemesine inceleyelim ve üzerinde düşünmeye başlayalım. Erkeklerin stratejik bakış açılarından ve kadınların empatik yaklaşımlarından faydalanarak, başarı güdüsünün farklı boyutlarını tartışalım.

Başarı Güdüsü: İçsel Motivasyon ve Dışsal Faktörlerin Karması

Başarı güdüsü yüksek olan öğrencilerin sahip oldukları temel özelliklerin başında, güçlü bir içsel motivasyon gelir. Ancak buradaki en büyük soru şu: Bu içsel motivasyon gerçekten her öğrencinin ulaşabileceği bir şey mi? Çoğu zaman, “Başarılı olmak için çok çalışın, pes etmeyin” gibi klişelere sıkça rastlıyoruz. Ancak, bu sadece bir tavsiye mi yoksa başarının gerçek şifreleri mi? Gerçekten, “çok çalışırsan, başarı gelir” mi? Bu sorulara bakarken, bazılarımızın bu güdüyü doğal olarak taşıdığını kabul edebiliriz. Ama bu, sadece çevresel faktörler, eğitim seviyesi, aile desteği gibi dışsal etkilerle şekillenmeyen bir özellik midir?

Başarı güdüsüne sahip öğrenciler, sıklıkla belirli bir hedefe ulaşmak için büyük bir kararlılık sergiler. Azim, yüksek hedefler koyma, sorumluluk alma gibi unsurlar bu öğrencilerin genel özelliklerindendir. Ancak, başarıyı motive eden bu özelliklerin sadece bireysel çabalarla açıklanması, toplumsal ve çevresel faktörleri göz ardı etmek anlamına gelir. Bu soruya cevabımız, kişisel özelliklerin yanı sıra, toplumdaki fırsatlar, eğitim sisteminin yapısı ve aile desteği gibi faktörlere de bağlıdır.

Peki, bu başarı güdüsünün genetik ya da çevresel etkilerle ne kadar ilişkili olduğunu sorgulamalı mıyız? Gerçekten herkes bu başarıya ulaşabilir mi, yoksa sadece elverişli şartlarda doğanlar mı başarıyı yakalayabiliyor?

Erkeklerin Perspektifi: Stratejik ve Analitik Bir Bakış Açısı

Erkekler, genellikle başarıya ulaşmak için stratejik bir yol haritası izlemeyi tercih ederler. Bu stratejiler, başarı güdüsünün içsel güdülerin ötesine geçerek, daha çok çözüm odaklı düşünmeyi ve çevresel fırsatları kullanmayı gerektirir. Başarı güdüsünün bir anlamda “savaşçı ruhu” olduğu söylenebilir. Erkekler, genellikle hedef odaklı çalışırken, bu hedefe ulaşmak için dışsal faktörleri de göz önünde bulundururlar. Yani, başarıyı sadece kendi azim ve çabalarına dayanarak değil, çevresel avantajları, eğitim fırsatlarını ve stratejik hamleleri de göz önünde bulundurarak elde ederler.

Bu stratejik bakış açısıyla, erkekler daha çok “başarıyı nasıl elde ederim?” sorusuna odaklanırken, bu sorunun yanıtlarını genellikle çevresel faktörlerde arar. Eğitim sisteminin eksiklikleri, sosyal bağlar ve dışsal fırsatlar, erkeklerin başarı güdüsünü doğrudan etkileyen unsurlar arasında yer alır. Bu noktada şu soruyu sormak gerek: Eğer başarı güdüsü sadece içsel bir özellik olsaydı, erkeklerin toplumsal yapılar ve fırsatlar üzerinden daha fazla strateji geliştirmeleri gerekmeyebilir miydi?

Kadınların Perspektifi: Empatik ve İnsan Odaklı Bir Yaklaşım

Kadınların başarı güdüsü ve başarıya ulaşma yolundaki bakış açıları, daha çok empatik ve insan odaklıdır. Bu nedenle kadınlar, başarıyı sadece bireysel bir hedef olarak görmezler; bununla birlikte, çevrelerindeki insanlara, topluma ve sosyal adalete de odaklanabilirler. Kadınlar, genellikle daha duyarlı ve toplumsal bağlamda insan ilişkilerine önem verirken, başarı güdülerini de bu bağlamda şekillendirirler.

Kadınlar için başarı, sadece kişisel kazanımlar değil, aynı zamanda toplumsal ve psikolojik bir anlam taşır. Bu başarı, bazen aile desteği, bazen arkadaş ilişkileri, bazen de çevresel zorlukların üstesinden gelme çabalarıyla beslenir. Kadınlar, bazen başarıyı içsel bir güç ve azim olarak görseler de, toplumsal baskılardan ve çevresel faktörlerden etkilenerek hedeflerine ulaşmada daha fazla zorluk yaşayabilirler. Çoğu zaman, kadınların başarı güdüsünün daha çok başkalarının beklentileriyle şekillendiğini, kişisel hedeflerinin ise dışsal baskılardan dolayı değişebileceğini söylemek de mümkündür.

Bu bakış açısına göre, başarı güdüsünü sadece bireysel bir kavram olarak tanımlamak, kadının başarı algısını daraltabilir. Başarı güdüsünü daha geniş bir toplumsal çerçevede değerlendirmek, kadınların daha sağlam ve sürdürülebilir başarılar elde etmelerine yardımcı olabilir. Peki, başarıyı sadece bireysel ve rekabetçi bir boyutta mı ele alıyoruz, yoksa kolektif başarılar ve toplumsal sorumluluklar da başarı güdüsünün bir parçası olmalı mı?

Sonuç: Başarı Güdüsü Gerçekten Herkes İçin Ulaşılabilir Mi?

Başarı güdüsünün yüksek olduğu öğrenciler, genellikle güçlü içsel motivasyon ve belirli özelliklere sahip olurlar. Ancak, başarıyı sadece kişisel çaba ve azimle açıklamak, toplumsal ve çevresel faktörleri göz ardı etmek anlamına gelir. Erkekler, stratejik bakış açılarıyla çevresel fırsatları kullanarak hedeflerine ulaşırken, kadınlar ise daha empatik bir bakış açısıyla başarıyı insan ve toplumsal bağlamda değerlendirirler.

Peki, başarı güdüsü gerçekten herkesin ulaşabileceği bir şey mi? Herkes aynı fırsatlara sahip olduğunda bu güdüyü aynı şekilde geliştirebilir mi? Ya da başarı, yalnızca dışsal faktörler ve toplumsal avantajlarla mı şekillenir? Forumda bu soruları birlikte tartışmak istiyorum. Başarı güdüsünün gelişmesi için ne tür toplumsal değişikliklere ihtiyacımız var? Hep birlikte bu sorulara cevap arayalım!
 
Üst